Bosna Hersek’in başşehri Saraybosna’da 32 yıldır baleyle ilgilenen Strbo, güçlü geçen savaş yıllarını ve sanatın hayatına kattığı pahaları AA muhabirine anlattı.
Strbo, savaş vaktinde Sırp birliklerince kuşatma altında tutulan Saraybosna’da bale derslerini aksatmadığını söz ederek, “Baleye sevgimden vazgeçmedim. Savaş bile buna pürüz olamadı.” dedi.
Saraybosna Ulusal Tiyatrosu’nda 26 yıldır balerin olarak sahne alan 45 yaşındaki Strbo, “Annem gazete ilanında gördüğü bale derslerine gitmek isteyip istemeyeceğimi sordu. Ben de kabul ettim. Dans etmeyi seviyordum.” diye konuştu.
Strbo, savaş başladığında her şeyin durduğunu anlatarak, kelamlarına şöyle devam etti:
“Nasıl oldu hatırlamıyorum fakat o periyot sınıftan bir kızla karşılaştım. Babası, eski balerin hocamızın derslere devam etmek istediğini söyledi. Boş bir sınıf bulduk. Kaloriferlere tutunarak tahminen bir ay ders yaptık. Sonra bir gün yakınlarda bir havan topu patladı. Endişeden derslere orta verdik. Sonra tekrar bir biçimde dersler devam etti, okula yazıldık.”
“GERÇEKLERDEN UZAKLAŞIYORDUK”
Balenin savaşta kendilerine yardımcı olduğunu söyleyen Strbo, “Bale, yer değiştiren gerçeklik üzereydi. Sahneye çıkmaya başlamıştık. Bizi izleyenler de o denli hissediyordu. Gerçeklerden 1,5 saatliğine bale sayesinde uzaklaşıyorduk ve dışarı çıktığımızda havan topu akınları devam ediyordu.” sözlerini kullandı.
Strbo, havan topu hücumlarının ağır olduğu devirlerde baleye orta verdiklerini belirterek, “Savaşın tam ortasında 1994 yazını hiç unutmuyorum. O vakit 17 yaşındaydım. Sahnede bale yapıyordum. Benden büyük balerinlerle arkadaşlık ediyordum. İşte o yıl büyüdüğümü anladım.” dedi.
Balenin hayatında büyük kıymet taşıdığına işaret eden Strbo, “Hayatımda olumlu yahut olumsuz ne olursa olsun sahneye çıkmak zorundayım. Bir balerin için en değerli şey sahnede keyif almaktır. Kendimi sahnede doğmuş üzere hissediyorum.” tabirlerini kullandı.
Strbo, savaşta sevdiği genci kaybettiğini belirterek, “Çok travmatikti benim için. 17 yaşındaydı. Pencereden dışarı baktığımda cansız vücudunu taşıdıklarını gördüm.” dedi.
EŞYALARINI MÜZEYE BAĞIŞLADI
Hikayesinin “yaşamaya” devam etmesini istediğini anlatan Strbo, fotoğraf, bale ayakkabısı, gazete ve bale oyunu senaryolarını Saraybosna’daki İnsanlığa Karşı Kabahat ve Soykırım Müzesi’ne bağışladığını söyledi.
Strbo, Bosna Hersek’te yaşanan savaşın unutulmaması gerektiğine işaret ederek, “Müzeler epeyce değerli kurumlardır. Burada insanların şahsi eşyaları sergileniyor. Bir öğretmenin ders verirken öldürüldüğü masası var. Çok acı.” dedi. AA